Kayıtlar

Mart, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sandıklar kapalı kutu

Türkiye 2 gün sonra yerel seçimler için sandığa gidiyor. Değişen yönetim sisteminin ilk yerel seçimi olması sebebiyle diğer seçimlere nazaran farklı bir seçim süreci yaşandığını söyleyebiliriz. Seçmen kitlesinin çok da alışkın olmadığı bir oy pusulası var ortada. İttifakların seçime çok kısa bir zaman kala yürürlüğe sokulmuş olması kararsız seçmen sayısında ciddi bir artışa neden oldu. Seçmen gözünde ciddi bir aday belirsizliği hakim. Özellikle küçük ilçelerde yerel unsurlar oldukça önem arz ediyor. Eş, dost, akraba, sülale, komşuluk, arkadaşlık, tanışıklık, kız alıp verme, selamlaşmak, iş görme, tanınırlık, kabul görme, popüler olma, her dönemin potansiyeli olabilme, ideoloji, partidaşlık gibi etkenler yerel seçim politikalarını genel seçimlerden farklı kılar. Zaten çok fazla değişken var iken bir de bu dönem ittifaklar devreye girdi. Vatandaşın kafası iyice karıştı. Bakıyorsunuz birkaç parti aynı seçim bölgesinin bir tarafında bir aday etrafında toplanabilirken, diğer tarafında bi...

Toplu Taşıtlarda “Edep”

Toplu taşıtlarla yolculuk etmeyi çocukluğumdan beri çok severim. Öğrencilik dönemlerimiz otobüs tepesinde geçti desek herhalde yeridir. Bir yere ulaşmanın dışında toplu taşımanın kendine has farklı güzellikleri de vardır. Yolculuk esnasında camdan usulca dışarıdaki hareketliliği izlemek, her şeyi geride bırakmak, bulmaca çözmek, mecmua okumak, düşüncelere dalmak bazen kısa anları keyifli değerlendirebilmenin en etkili yoludur. Ulaşım sektöründe uzun yolculuklardaki konfor düzeyi ülke standartlarının ilerlemesiyle birlikte belli bir seviyeye yükseldi. Koltuk tipi, koltuk tanıma, koltuk eşleştirme gibi etkenler rezervasyon esnasında dikkate alınmakta artık. Uzun mesafelerde ayakta yolculuklara rastlamak pek mümkün değil. Hayat ve toplu taşıma sadece uzak mesafelerden ibaret değil tabi. Nüfusun artmasıyla birlikte şehir içi toplu taşıma araçlarının da çeşitliliği arttı. Otobüs, minibüs, dolmuş ve şehrimiz açısından bakıldığında kısmen raylı sistem. Çocukluğumuz, öğrenciliğimiz otobüsle...

"Kafeler Sokağı"

Kahvehane kültürünün çok yaygın olduğu bir ilçe Sapanca. Geçmişten gelen adıyla Kıraathane.   Kurulum sermayesinin düşük, kar marjının yüksek olması ilçede ticaret yapma hevesinde olanların ilk tercihi konumuna getirmekte bu mesleği. Talep de bir hayli fazla.   İlçenin her noktasında irili ufaklı bir çay ocağı görmeniz mümkün. Halk olarak ayaküstü sohbetleri bir çayla süslendirmeyi de seviyoruz haliyle. Her şeyden öte ekonomik ve en kolay sosyalleşilebilen alanlar olarak nitelendirsek herhalde yanılmış olmayız. Cebinde çay paran varsa o gün zenginsin deyimi dillerimize pelesenk olmamış mıdır? Mutlaka her insan ömründe bir kez dahi olsa bu sözü dillendirmemiş midir? Gençliğinde, olgunluğunda, çalışma hayatında, yaşlılığında. Ramazan gecelerinin sıcak çaylar eşliğinde geçen tabure sohbetlerini yıl boyunca arzulamaz mıyız? Her birimiz bu büyülü sıvının açık havada içilmesinden son derece keyif almaz mıyız? Yorucu bir günün sonunda tavşankanı esprilerle güne dair tüm olumsuz dü...

Kumbaz affı bekliyor!

Sapanca sahil şeridi vücuduna sarmalanmış prangalardan kurtulmak için adeta gün sayıyor. Sapanca’da yetişmiş bir insan için sahil dendiğinde sadece aklına kıyı şeridi gelmez. Hatıratlarda koskoca bir mazi yatar. Anılar öylesine tazedir ki sanki akrep’le yelkovan hep aynı yerdedir. Çocukluğumuzun efsanesi, gençliğimizin buluşma adresidir. Sapanca’nın en önemli uğrak bölgesi, ziyaretçilerini ağırladığı misafirhanesi, ilçe halkının sosyalleşme merkezi, bir o baştan bir bu başa yaz gecelerinin vazgeçilmezi, kışları kıyıya vuran dalga sesleri, baharları göçmen kuşların yön haritasıdır. Sapanca sahil şeridinin ne dün ne bugün ne de gelecekte önemini yitirmesi pek mümkün değildir. O vakit bu bölgeye neden ızdırap çektiriyoruz! Suçu günahı olmadığı halde neden kelepçeliyoruz!   Yasakçı tutumla, yasaları çiğneme mentalitesini neden yerleştiriyoruz! Hukuğu esas alan zihniyet ürkütülüp kaliteli yatırımların gelmesine engel konulurken, derme çatma temellerle gayri meşru yapılaşmaya neden ze...

31 Mart …

Bir yerel seçim süreci daha geldi çattı ve kapımızı çaldı. Zaman ne de hızlıca akıp gidiyor. Ne de çabucak gelip geçti film şeridi gibi gözlerimizin önünden güzelim yıllar. Her zaman olduğu gibi yeni döneme dair pozitif beklentiler bir nevide olsa içimizi sarıp sarmalıyor. Son dönemlerde ilçenin yönetimsel mekanizmasına verilen ağır yaralar geleceğe yönelik olan bakış açımızı doğrusu karamsarlığa itmedi değil! Sapanca’nın ciddi sayılabilecek problemlerini her hafta teker teker köşeme taşıyorum. Yapıcı eleştirilerle gündelik yaşamda cereyan eden gelişmeleri ortalığa seriyorum. Hüsnü zan ederek çözüm önerilerini de eklemeyi ihmal etmiyorum. Çoğu zaman ilçede idarenin çalışmasını şevklendirecek muhalefet partilerinin hatta üyelerinin olmadığını düşünüyorum. Beş yıl boyunca olup biten her şeye sessiz kalıp, bir köşede bekleyip, herhangi bir görüş ortaya atmaktan haya edip de seçime kısa bir zaman kala ortaya çıkanları da kendi adıma pek samimi bulmuyorum. Sapanca’nın geleceği olabilecek...