31 Mart …

Bir yerel seçim süreci daha geldi çattı ve kapımızı çaldı. Zaman ne de hızlıca akıp gidiyor. Ne de çabucak gelip geçti film şeridi gibi gözlerimizin önünden güzelim yıllar. Her zaman olduğu gibi yeni döneme dair pozitif beklentiler bir nevide olsa içimizi sarıp sarmalıyor. Son dönemlerde ilçenin yönetimsel mekanizmasına verilen ağır yaralar geleceğe yönelik olan bakış açımızı doğrusu karamsarlığa itmedi değil! Sapanca’nın ciddi sayılabilecek problemlerini her hafta teker teker köşeme taşıyorum. Yapıcı eleştirilerle gündelik yaşamda cereyan eden gelişmeleri ortalığa seriyorum. Hüsnü zan ederek çözüm önerilerini de eklemeyi ihmal etmiyorum.

Çoğu zaman ilçede idarenin çalışmasını şevklendirecek muhalefet partilerinin hatta üyelerinin olmadığını düşünüyorum. Beş yıl boyunca olup biten her şeye sessiz kalıp, bir köşede bekleyip, herhangi bir görüş ortaya atmaktan haya edip de seçime kısa bir zaman kala ortaya çıkanları da kendi adıma pek samimi bulmuyorum. Sapanca’nın geleceği olabileceklerine de pek ihtimal vermiyorum. Mevcut idarenin de niteliksel boşluğun getirmiş olduğu rehavetten ötürü ortaya vizyon koyma endişesi taşımadığını gözlemliyorum. Bugüne kadar kaleme almış olduğum köşe yazılarımı referans alarak 31 Mart sonrası için halkımızın beklentilerini sıralamakta fayda görüyorum.

• İdareyi devralacak yönetimin kısa bir süreçte kurumun saygınlığını ve prestijini tekrar geri kazandırması.
• Belediye’nin kurallar çerçevesinde toplum üzerinde otoriter bir güç olduğunu kuvvetli bir şekilde hissettirmesi.
• Sapanca’nın geleceği adına alınan kararların uygulanabilmesinde keskin bir irade ortaya konulabilmesi.
• Her yönüyle kurum içi bütünleşmenin tamamlandığına kani gelindiğinde hızlıca saha çalışmalarına başlanılması.
• Proje dahilinde derelerin ıslah edilmesi ve çevresinin halkın kullanımına kazandırılması. İmar planlarının ince elenip sık dokunup süzgeçten geçirilerek bitirilmesi ve yürürlüğe konması.
• Enerji hatlarının güçlendirilmesi için ilgili kurumlarla diyalogların aralıksız sürdürülmesi. Viraneye dönen caddelerin ve sokakların altyapısının tamamlanarak bir daha kazılmayacak şekliyle asfaltlanması.
• Ağır tonajlı araçların güzergahlarına hatta mümkünse trafik akışının olduğu hiçbir yere parke taş döşenmemesi.
• Mahmudiye gişeler – Segman girişi arasına hızlı bir müdahale edilmesi.
• Peyder pey (dilim dilim) Uzunkum – Yanık arasında yol genişletilmelerine hız verilmesi.
• İzmit caddesinin ışıklandırılması ve Sapanca’ya yakışır hale dönüştürülmesi.
• Sapanca’nın vitrini olan sahil boyu, çarşı merkezi ve Bağdat Caddesi’ne yönelik projelerin hazırlanması.
• Başıboşluluğun neticesinde doğmuş, vatandaşın her istediği yere ticari alan oluşturma zeminin ortadan kaldırılması.
• Doğanın katledilmesine ve müteahhitlerin kendine bildik inşaatlar yapmasına engel olunması.
• İlçe ekonomisinin mastır planının yapılması.
• Soğucak Yaylasını vatandaşın dizayn etmesine müsaade etmeyip, devletin kontrolünde planlı programlı ülke turizmine kazandıracak temellerin atılması.
• Toplu taşıtımda vatandaşa ivedilikle alternatif üretilmesi.
• Hafif raylı sistemin Sapanca’ya getirilmesi.
• Kış ekonomisini ısındıracak eylemlerin hayata geçirilmesi.
• Bünyemizde ki demirbaşlara sahip çıkılması, arazi vb. büyük çaplı satışların bu saatten sonra konu dahi edilmemesi.
• Süs bitkiciliğine sahip çıkılması ve üreticilerin desteklenmesi.
• İlçeye yatırım yapma arzusunda olan körfez ülke vatandaşlarını vito şoförlerinin pençesinden kurtaracak hamlelerin yapılması.
• Turizm danışma ofislerinin faaliyete geçirilmesi.
• İlçe halkının Arapça ve İngilizce gibi dilleri öğrenebilmesi için mobil kursların yıl boyunca düzenlenmesi.
• Güvenliği alınmış bir plajın ilçeye kazandırılması.
• Yüzme kültürünün canlandırılması.
• Sokak köpeklerine çare bulunması.
• Yaptım demek adına belediyenin bütçesinin israf edilmemesi.
• Duvar zihniyetinden kurtularak ağaç çitlere yönelinmesi.
• Spor kulüplerine hesapsız kitapsız para dağıtımının kesilmesi, profesyonelce yönetilmesinin sağlanması.
• Çok fonksiyonlu kapalı spor salonu inşa edilmesi.
• Sapanca’nın bir kimliğe sahip olabilmesi için ortak aklın devreye sokulması.
• İkinci kestaneliğe geçit verilmemesi.
• Kasis eziyetine son verilmesi.
• Çarşıda yapılan binalara garaj zorunluluğu getirilmesi ve çekmeleri standartların üzerine çıkartılması.
• Amfi tiyatronun rehabilite edilmesi.
• İlçe gelişiminin kendi haline terk edilip spontane gelişmelerle yön almasının önüne geçilmesi.

İlk etap için ilçenin bünyesini rahatlatacak, nefes aldıracak, vücuda getirecek konuları ele aldım. Sağlam irade. Otoriter yönetim. Adaletli yürütme. Planlı projeli yasama. Emin olun güzellikler ardından gelecektir. Sağlıcakla kalın…