Kamu Vicdanı
Konuya giriş yaparken “vicdan” kelimesinin karşılığını sözlükten aratma cihetine düştüm. Bilmeyerek de olsa eksik bir şey yazmayalım istedim. Önüme sayfalar dolusu bilgi kaynağı döküldü. Meğer ne kadar da önemli bir kelimeymiş! İnsan bedenine yaratılışta yerleştirilen içsel bir güç. Her insanda istemese de var olan bir güdü! İyiyi kötüden ayırabilen, iyilik etmekten lezzet alan ve kötülükten elem duyan manevî his. Maviyi yeşilden gözümüzle ayırt ettiğimiz halde, şefkatin sevgiden yahut korkunun endişeden farkını vicdanen tanımlayabilmemizi sağlayan ruhani etken. İnsanın bir olay karşısında takındığı tutum ve davranışları belli bir süre sonra kendisiyle muhakeme ettiğinde vicdani rahatlık hissetmesi ya da vicdan azabı duyması gerçek bir neticedir. Örneğin, yaptığımız bir haksızlık için vicdan azabı duyuyorsak, aklımızın ileri süreceği hiçbir özür, derdimize deva olmaz. Adalet sisteminin temelinde de vicdan esastır. Anayasamızın 138’nci maddesinde "hakimler hukuka ve kanunlara uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler" der. Yaşamsal standartlarımızın her noktasında vicdan yadsınamaz düzeyde önemli bir hükme sahiptir. Bir toplumu ya da topluluğu ayakta tutan en önemli ögelerden biri ise kamu vicdanıdır.
Kamu vicdanı yöneticilerin ya da bazı kişilerin keyfi tutum ve davranışlarını engelleyen en önemli güçlerden biridir. Ortak değerlere yapılan her türlü eylem kamu vicdanını rahatsız eder. Kamu vicdanı etkili olduğunda insanları ortak değerleri korumaya, yöneticileri de ortak değerleri çiğnememeye yönlendirir.
Toplum, hukuk ve yasalara sımsıkı sarılarak anayasal düzen çevresinde otokontrol sistemine de böylelikle geliştirir. Bizler de köşe yazılarımızda meselelere değinirken birçok perspektifi göz önünde bulundurma zorunluluğunu kendimizde hissediyoruz. Sapanca’da bir proje ortaya atıldı. Hepinizin malumu. Biz de uygulamaya karşı bakış açımızı kökten ele alarak temel, teknik, istatistiksel ve vicdani parametreler ışığında ortaya koyduk. Ayrıca son bir aydır siyasi partiler ve temsilcileri, stk’lar, meslek odaları, bürokratlar, kamu kurum ve kuruluşlarını temsil eden yetkililer ile konuyu tüm yönleriyle değerlendirme şansına sahip olduk. Her birine tek tek dokunduk. Her birinin fikir ve görüşlerini göz kulağıyla dinledik. Düşüncelerini, beklentilerini, vicdani hassasiyetlerinin paradigmalarını etüt etmek istedik. Yapılmak ve hayata geçirilmek istenilen bu projeye söylenenlerin tam aksine kamu vicdanı kesinlikle bütünüyle razı değil! Şu dönemde insanımızın yaşatabilmek için çaba gösterdiği değerlerin başında tabiat, doğa, ağaç, su, huzur, refah ve mutluluk gibi başlıca özneler geliyor. Değerler manzumesini kesinlikle nesneleştirmek ve önemsizleştirmek istemiyor. Yönetmekte olanların bu gerçeği göz ardı etmemeleri gerekiyor.
Son bir hafta içerisinde iki kez Sapancamızın seçilmiş muhtarlarıyla bir araya geldik. Samimiyetleri ve gözlerinden fışkıran hizmet etme enerjileri gelecek adına beni oldukça mutlu etti. Sinerjisi yüksek, gerçekten tuttuğunu koparabilecek bir muhtar kadromuz var. Fakat muhtarlarımıza bir dokun bin ah işit! Onları mutsuz kılan bir tablo olduğu aşikar. Muhtarlarımız ilçe nezdinde tüm girişimlerine rağmen yalnız bırakıldıklarını ve bölgelerine karşı sorumluluklarını tam anlamıyla yerine getirebilecek ortamı bir türlü sağlayamadıklarını ifade etmekteler. İl ve ilçe boyutunda daha aktif olabilecek bir yapının oluşturulması gerektiğine çoğunlukla hem fikirler. Gündemdeki konular, muhtarlarımızın bölgelerinde ki problemleri, gidişat, idare ile koordinasyon noktasında yaşanılan aksaklıklar üzerine yoğun fikir alışverişleri yapıldı. Tek ses ve bütün olabilecekleri, sorunları dile ve gündeme getirebilecekleri, çözüme daha hızlı ve çabuk ulaşabilecekleri, kararları çoğulculukla alabilecekleri bir çatı altında toplanmalarının şart olduğu kanısındalar. Ayrıca seçildikleri günden bugüne mülki ve yerel idare ile bir araya gelinebilecek toplu organizasyonun yapılmamış olmasından oldukça muzdaripler. İletişim kopukluğunun biran önce giderilmesi ilçemizin hayrına ve faydasına olacaktır. Muhtarlar yerel kalkınmanın can damarları ve en önemli dinamikleridir. Sapanca’nın çok daha müreffeh bir konuma gelebilmesi ancak ortak akılla mümkündür. Sağlıcakla kalın.
Not: Vicdan kelimesinin mahiyeti noktasında Prof. Dr. E.Özmen’in makalesinden ve google sözlük’ten faydalanılmıştır.
Kardesim bu konudaki çabalarını taktii ediyoruz .keşke halkimiz,da olayın farkına varabilseydi. Sapanca elden gidiyor .bunlar içerde dudak boyuyorlar.mutayitin verdigi para karşılanacak .fakat belediye baskani neden iptale yanaşmiyor.yoksa kayıtsız el altından alınmış paramı var ..Çabaların için teşekkür ederim .selamlar
YanıtlaSil