“Stad yerinde ağırdır” (Butik Stadyum)

Sapanca da spor turizmi ile ilgili yürüttüğüm çalışmalarda ciddi bir yol kat ettiğimi sizlere açıklamak isterim. Yakında, yürütmüş olduğum çalışmalarda ki gelinen noktayı detaylı bir şekilde sizlerle paylaşacağım.

Yeni hastanenin hizmete girmesi ile birlikte Sapanca Atatürk Stadyumunun yani bizim kullandığımız adıyla Kestanelik Stadının bir başka yere nakli bir çok ortamda dillendirilmekte. Maalesef millet olarak, genel manada neyi nasıl, ne zaman, ne şekilde yapacağımızı, hiç bir vakit nokta atışı derecesinde kestirme gibi bir maharetimiz yok. İşte aynı durumla yine karşı karşıyayız. Stadyum kalksın diyenlerin yüzde 90’nına yakını spordan ve sosyal yaşantıdan uzak bireyler! Stadyum kalksın diye rahat rahat konuşan o bireyler yıllardır mezbelelik halinde olan spor tesislerimiz için ne tür bir iyileştirme yapmışlar, bundan bahsetmiyorlar!
Nakil yapılan yere vasıtalarla taşıma yapılırmış, yok efendim ne gerek var taşıma suyla değirmen mi dönermiş. Bugün dünya’nın her yerinde stadyumlar bulunduğu şehirle özdeşleşmiştir. Stadyumun bulunduğu yerden kalkması, hatta sözünün bile edilmesi ilçe sporuna yara verir. Her yeri betonlaştırmakta üzerimize yok. Bırakında nefes alınabilen, göze hoş gelen, şehir merkezinde sosyalleşilebilen bir alan kalsın.

BUTİK STADYUM

 Stadı ivedi bir şekilde modernleştirelim. Nasıl mı? Öncelikle yarı açık cezaevi görüntüsünden kurtaralım. Turizm ilçesiyiz diyoruz ama stadımızın her tarafı dikenli tellerle çevrili. Tarif ederken mavi ile yeşilin buluştuğu yer diyoruz ama İzmit Caddesinden geçerken stadın etrafındaki Çin Seddi gibi çevrelenmiş beton duvarları görmekten kendimizi alamıyoruz. İlk olarak stadın dikenli telli dış duvarlarını yıkalım. Yıkılan bölüme boyu yol kotu dikkate alınarak 3 metreyi aşmayan şeffaf renkte tel örgü yapalım. Bu şekilde ilk olarak stadımızı cezaevi görünümünden kurtarmış oluruz. Sapanca trafiğinin kalbi olan İzmit Caddesinden gelen geçen yerli ve yabancı turistler, araçlarından başlarını sağa ve sola çevirdiklerinde muazzam bir görüntü ile karşılaşmış olurlar. Adeta hareketli bir sahne canlanır insanların hayal dünyalarında. TOKİ inşaatı şuan için bir fırsat. Kestanelik tarafında ki tribünü kaldıralım. O bölgeye stat zemini ile uyumlu, butik, villa tarzı, soyunma odaları ve diğer tüm ihtiyaçları karşılayacak nitelikte çift katlı bir yapı inşa edelim. Alan uzunlamasına dikey, kurulacak bina yatay bir şekil alır. Bina inşasından sonra kalan dikey boş alana zemini çim olan ısınma alanları oluşturalım. Karşı tribünü modernize edelim. Stadı ışıklandıralım. Maç günleri yaşanan trafik sıkıntısını TOKİ ile birlikte çözüme kavuşturalım. Hastanenin ön tarafından Kestaneliğin iç tarafına yol açıldı. Bu güzergahı kullanarak stadyuma arkadan giriş verip, çukur bölgede otopark alanları oluşturalım. Şehirle bütünleşen, doğayla birleşen, mimari ile göze hoş gelen, maç izlerken keyif alınan, yürüme mesafesinde sosyalleşilebilen bir mekana çevirelim nam-ı değer Kestaneliği. Bunları yapmak zor değil. Bütçemi yok, bulunur. Yeter ki bir şeyi yapmak isteyin. Gelecek haftalarda ilçemizde ki diğer sahaların son durumları ile alakalı görüşlerimi ve yapılması gerekenleri anlaşılabilir bir dille özetleyeceğim. U12 Ligi, ramazan akşamlarının vermiş olduğu hazla Sapanca’da tamamlandı. Tüm takımlarımızın yöneticilerine skorlar ne olursa olsun çocuklarımıza bu fırsatı sundukları ve altyapıda bu kategoriye yer verdikleri için teşekkür ediyorum. Sapanca Akademispor’u, Mahir hocayı ve ekibini aldığı sonuçlardan ötürü tebrik ediyorum.

Sporcunun hammaddesi bu işin memba-ı Sapanca’da. Var olan tesislerin üzerine yenilerini koyalım, koymak için mücadele gösterelim. Stadyumu rahat bırakalım. Modernize edilmiş şekliyle, sportif başarılarımızın sembolü olarak yerinde kalsın. Ne güzel söylemiş atalarımız “Stad yerinde ağırdır”. Sağlıcakla kalın.