Teleferikte kamu zararı mı var?
![]() |
Teleferik meselesi ilçemizin ana gündem maddesi haline geldi. Uzun bir süre daha gündemden düşmesi zannımca pek de mümkün görünmüyor! Çünkü gün geçmiyor ki yeni bir gelişme meselenin içerisine dahil olmasın! Ortadaki rant oldukça büyük! Akıl sır erer cinsten değil! Siz değerli okurlarımı Sapanca’nın ve Sapancalı’nın menfaatlerinin korunması noktasında her hafta ortaya koyduğum yeni tezlerle birlikte daha da bilinçlendirdiğimi düşünüyorum. Teleferikte kamu zararı oluştu mu? Aslında bunu direkt olarak soran ben değilim! İlgili şirketin yetkilileri ilimizdeki yerel bir gazeteye konu hakkındaki görüşlerini ifade eden bir beyanat vermişler. Beyanatta ‘Bizim harcadığımız parayı versinler, Kamu zararı var desinler biz de Nevşehir’de, diğer şehirlerdeki proje işlerimize bakalım. Sakarya’ya da sadece köfte yemeye gelelim’ diye bir söylemde bulunuyor. Tam manasıyla ‘Blöfün daniskası.’ Bu blöfe karşın biz de delilleriyle birlikte soralım bakalım! Kamu zararı var mı yok mu?
Mahmudiye’nin İncebel mevkiinde ki 61 dönüm arazi içerisine Teleferik istasyonu haricinde ticari bir şehir kurulacak. Tekrar söylüyorum tam ticari. Büsbütün ticari olan bu şehrin içerisinde; amfi tiyatro, büfeler, çadırlı kamp bölgeleri, çocuk oyun alanları, geçici barınaklar, kameriyeler, karavan kamp alanları, bungalov evler, kafe ve restoranlar, kendin pişir kendin ye piknik alanları, market vb. işletmeler, incik boncuk süs eşyası satan işletmeler, macera parkları, hayvanat bahçesi, seyir terası, paintball alanı, spor tesisleri, ücretli tuvaletler, yapay göletler ve süs havuzları, yüzme havuzları, yöresel ürünler satış alanları ve aklınıza gelebilecek paraya çevrilmesi mümkün olan tüm ticari işletmeler. Kim kuracak bunları, teleferik şirketi. Neye dayanarak kuracak. Belediye (Kamu) ile yaptığı sözleşmeye dayanarak. Sözleşmenin ismi ne? Yap işlet devret modeliyle gelir paylaşımı. Yani ortak. Peki geliri kim hesaplayacak? Sürekli medyada demeç veren şirket. Ya öbür ortak? O sadece izleyecek! Sözleşmede gelir gider hesaplamalarını kontrol edecek ne bir takip sistemi ne de herhangi bir denetim altyapısına ilişkin bir madde var! Sevgili Sakaryalılar, sizce kamu zararı var mı yok mu? Baştan sonra, tepeden tırnağa suistimale açık gözüken bu sözleşmenin mutlaka yetkili merciler tarafından titizlikle ve incelikle tekrardan incelenmesi gerekir!
Diğer bir vahim hata! Akıl alır cinsten değil! Bakalım burada da kamu zararı var mı yok mu? Teknik şartnamenin 21.32 maddesinde, Mesire Yerleri yönetmeliği ve uygulama tebliği, Orman ile ilgili kanun ve yönetmelikler ile Orman Müdürlüğü ile Belediyemiz arasında imzalanan sözleşmeler geçerlidir, diyor. Bahsi geçen yeri Belediye 2014 yılında Orman Müdürlüğü’nden 296 sayılı Mesire yerleri uygulama tebliği yönetmeliğine göre, A tipi mesire alanı olarak kiralıyor. Teleferik sözleşmesinin yapıldığı tarihe kadar Belediye buranın kirasını ilgili kuruma ödüyor. Belediye kirayı ödemesine ödüyor ama kurumun içerisinden ilgili yönetmelik değişmiş mi değişmemiş mi diye takip eden olmuyor! 10 Eylül 2018 tarihinde Teleferik sözleşmesi, 296 sayılı mesire yönetmeliğine göre imzalanıyor. Hâlbuki 31.12.2014 tarihinde 296 sayılı tebliğ yürürlükten kaldırılıyor. İlgili yönetmelikte değişikliğe gidilerek yeni bir güncelleme yapılıyor. 31.12.2014 tarih ve 29222 sayılı resmi gazete’de 300 sayılı Mesire Yerleri uygulama tebliği yayınlanarak yürürlüğe giriyor. Kurumların içerisinden hiçbir yetkili çıkıpta yönetmeliklerde ne oluyor ne bitiyor diye takip etmiyor. İhmaller silsilesi. Yönetmelik değişmiş üzerinden 4 yıl geçmiş kimsenin haberi yok! Velhasılı 300 sayılı tebliğ yürürlükte olmasına rağmen ilgili şirketle sözleşme 296 sayılı tebliğe göre yapılıyor. İki tebliğ arasında kamu yararı açısından ciddi farklılıklar var. Örneğin 296 sayılı Tebliğ’de bir bungolava 50 m² inşaat taban alanı hmax 4,50 verirken, 300 sayılı Tebliğ’de inşaat taban alanı 70 m²’ye hmax ise 6,50’ye çıkıyor. Toplamda 30 adet bungolava izin verildiğine göre 30X20= 600 m²’lik alandan kamu yararı sağlanmamış oluyor. Günümüzde fazladan 10 m² inşaat alanından bile ne kadar ayrıcalıklı rant sağlandığını düşünürsek, 600 m² fazla inşaat alanının getirilerinden nasıl bir kaybın oluştuğunu artık siz düşünün! Tebliğlerde ki değişiklikleri tek tek yazmayacağım, sayfalar yetmez. Verdiğim minicik bir örnekten yola çıkarak resmin büyük tarafında olan biteni siz hesaplayın durun artık.
Devlet işleri ihmale gelmez, ihmalkârlığı kabul etmez. Derin mana içeren bir atasözümüzü yeri gelmişken sizinle paylaşmak isterim. Çoban yatmazsa sürüye kurt girmez! Mahmudiye’deki % 100 göl manzaralı 61 dönümlük ticari alan ilgili şirkete aylık KDV dahil 5.250 TL’ye (Beşbinikiyüzelli Türklirası) kiralanıyor. Bundan da bilginiz olsun! Tüm bu olup bitenler göz önüne alındığında kamu zararı var mı yok mu? İlgili merciler bunu da bir araştırsınlar! Birde şu ağaç kesilip kesilmeyecek tartışmaları var. İlgili şirketin yetkilisi basına verdiği demeçte ağaç kesilmeyecek bu çevreci bir proje diyor. Aynı yetkili Bursa’da teleferikle ilgili basına verdiği demeçte ise kabinler ağaçların üzerinden uçsun isteniyor. Dünyada böyle bir teleferik modeli yok diyor. Bizim buralarda bu tür tutarsız söylemler, bu ne perhiz bu ne lahana turşusu deyimiyle nitelendirilir. Gerçi ilgili şirket yetkililerinin basına çıkıp verdikleri her demecin ardından sonra psikolojik olarak yapmak istedikleri fakat bir türlü başaramadıkları algı yönetiminde yokuş aşağıya doğru hızlıca süzüldüklerini net olarak söyleyebilirim. Hiç çıkıp konuşmasalar, söylemleriyle ellerini yüzlerine bulaştırmasalar sanki kendileri için daha hayırlı olacak gibi. Tekrar üzerine basarak söylüyorum. Bahsi geçen Teleferik projesinin bu şekliyle esastan ve usulden Sapanca’ya ve Sapanca halkına hiçbir katkısı yoktur. Sözleşme kesinlikle fesih edilmelidir!
Teleferik gündemine kilitlenmişken ortaya Karavan Park ve Onkoloji Hastanesi meselesi atıldı. Sanırım merkezi yerlerde bir gram yeşil alan kalmayana dek bu baskı süreci devam edecek! Millet bahçeleri projesinin durup dururken kendiliğinden mi ortaya atıldığı zannediliyor acaba! Betonlaşma istilasının bir sonucu olarak uygulamaya konulduğunu halen farkedemiyor musunuz! Şehirlerin sağlıklı nefes alıp vermesi isteniyor! Yüce yaradan bizlere Sapanca’yı doğal millet bahçesi olarak armağan etmiş. Gelin bunu hep birlikte koruyalım. Sağlıcakla kalın.
Yorumlar
Yorum Gönder