Teleferik Palavraları

Son birkaç haftadır Teleferik meselesinde derinlemesine yazdığım köşe yazılarından, okurlarımın konuya olan hakimiyetinin iyice arttığını düşünüyorum. Dikkatinizi çekmiş olmalı! Yazılarımızın üzerinden çok geçmedi ki şehrin önemli kurumları üzerinden bir algı yönetimi başlatıldı. Hepimizin ortak değeri, şehrimizin en önemli paydalarından biri olan Sakaryaspor bir anda konunun içerisine dahil edildi. Ne kadar akıllıca bir strateji! Yumuşak karnımız şöyle bir yoklandı! Şanlı Sakaryaspor forması ile basına servis edilen fotoğrafların içeriğinde de zekice hazırlanmış bir metin karşımıza çıktı. ‘Sapanca Teleferik ile Sakaryaspor’umuzun uzun yıllar boyunca yan yana olabileceği ve kalıcı gelir sağlayabileceğimiz anlaşma zemini’. Cümlede kullanılan kelimelerin özenle seçildiği aşikâr. Vurgulu bir mesaj tekniği. Süresiz, süreklilik arz eden, devamlı gelir akışı sunan, sanki Sakaryaspor’un bugüne kadar arayıpta bulamadığı bir kaynak! O halde her şeyi bir kenara bırakıp etrafımıza dikkatlice bir bakalım! Samimiyeti bir test edelim!

Bursa Teleferik’in ( Sapanca Teleferik şirketinin sahibi Bursa Teleferik)  tonlarca para kazandığı Bursa şehrinin takımı hatta ve hatta Süper Lig şampiyonu Bursaspor ne durumda! Bursaspor’un geçen ay kulüp olarak bazı yükümlülükleri yerine getiremediğinden ötürü 3 puanı silindi. Aynı Bursaspor’un şimdi buna ek olarak 6 puanının silinmesi gündemde! Teleferiğe Arap vatandaşları, Türk vatandaşlarına göre % 50 zamlı bindiren şirket örneğin arada ki farkı neden Bursaspor’a vermiyor! Vermiş olsalar şayet Bursaspor’la Teleferik şirketi arasında uzun yıllar boyunca yan yana olabildikleri ve kalıcı gelir sağlanan bir ortam oluşmuş olmaz mı? Sonuçta gelirden, cirodan, net kardan da vermeyecek. Bir birim taşıdığı, eşit hizmet sunduğu, aynı kilometre yol alan, kullanıldığında yıpranma payı çift taraflı eşit olan fakat sadece yabancı vatandaş olduğundan ötürü fazla para aldığı biletin farkını Bursaspor’a versin! Ne güzel bir fikir değil mi! Şampiyonluğa oynayan Bursaspor’un 3 puanının silinmesine ve 6 puan silinme tehlikesini enselerinde hissetmelerine rağmen herhangi bir reaksiyon göstermeyen şirket gelmiş, Sakaryaspor üzerinden algı yürütmeye çalışıyor! Ne güzel dünya. Vatandaşın palavralara karnı tok!

Şehirde tıklanma oranı yüksek sitelere haber yaptırma tekniği! Dikkatleri sürekli başka yöne çekmek! Haberin kaynağına baktığınızda bir çalışmanın bir emeğin ürünü olmadığı gözüküyor! Adrese teslim yapılmış bir reklam çalışması. Acı bir durum. Sapanca’nın turizm potansiyeli 3 kat artacakmış! Otellere gelen ziyaretçiler esnafla haşır neşir olacakmış! Sapanca tarıma da uygun değilmiş! Adama sormazlar mı arkadaş! Yıllarca yöre halkı taşmı yedi! Bu topraklarda asırlardan beri birinci kalite meyve yetişti! Ülkenin her bir köşesine ihraç edildi! Tarıma nasıl uygun değil! Evliya Çelebi’nin yazacak başka bir şeyi yoktu da 400 yıl önce seyahatnamesinde, bu topraklarda yetişen ürünlere yer vermiş! Hep basit aldatma teknikleri. Kendi projesini ulaşılmaz göstermek için en kıymetli varlığı değersizleştirmek.

Teleferik  güzargâhında kaç tane esnaf varmışta ziyaretçilerle haşır neşir olacakmış! Saymışlar mı acaba! Teleferik o bölgeye kurulmayınca Sapanca’nın turizm potansiyeli artmayacak mı? Şunu söyleseler içim gam yemeyecek. Madeni bulduk, sorgulayanda yok! Karar mekanizmalarıda tam kafa dengi! Bundan iyisi Şam’da kayısı. Sapanca’da algı yönetiminde başarılı olamayan şirket, hal böyle olunca şehir merkezi üzerinden kampanya yürütüyor! Reklamlara cömertçe bütçe ayırıyor. Tek kelimeyle tek taraflı sözleşmenin hakkını veriyor! O sözleşmenin imzalanmasına yetki verenlerin birçoğu bugün siyaset sahnesinde değil!

Ne acıdır ki bir gram Sapanca halkına menfaat sağlamayacak bu projenin lansmanında, dönemin başkanı gerek billboardlarda gerekse de yazılı ve görsel basında Sapanca’nın bilmem kaç yıllık rüyası gerçek oluyor diye pozlar veriyordu!

Maalesef, yüce yaradanın Sapanca’ya bahşetmiş olduğu bu doğal güzelliklerin getirilerinden ilçe sakinleri nasiplenemiyor! Arsaların değerlenip nakite dönüşmesini fayda görenlerin bugün ülkenin her bir karış toprağının değerlendiğinden bir haber olduklarını söylemem gerekir! Ne yazık ki izlenen yanlış politikalardan dolayı Sapanca halkı her geçen gün fakirleşiyor! Halkın elinde ki varlıklar bir bir azalıyor!

Dünya’ya su ihraç eden ilçenin vatandaşları çeşmeden su içemiyor! İlçenin sessiz ve sakin alanları hesapsız ulaşım projeleriyle darmaduman ediliyor. Bilinçsizce hazırlanan imar uygulamalarının sonucunda yeşil örtü betona bürünüyor.

Bir kaç hafta önce ilçede ticaretin dengesinin orantısız bir şekilde değiştiğine dair bir yazı dizisi kaleme almıştım. Bugün acı sonuçları önümüze yavaştan gelmeye başladı. Uyarmıştık! Basa basa vurgulamıştık! Tekrar söylüyorum. İlerleyen zamanlarda daha feci durumlarla karşılaşılması istenmiyorsa gerekli tedbirler mutlak suretle alınmalı! Sapanca’yı yönetenlerin biran evvel ellerini yüzlerine koyup uzun uzun düşünmeleri gerekir! Ne yapıyoruz! Nereye gidiyoruz! Sapanca’nın yeraltı ve yer üstü kaynaklarının rantından faydalananlar, kaynaklar tükendiğinde hiç vakit kaybetmeden pılıpırtılarını toplayıp yepyeni keşiflere yelken açarlar. Çünkü onları bekleyen tüketilmemiş hatta hiç dokunulmamış yeni kaynaklar hazırdır.  Biz ise burada biz bize kalırız! Göz göze geldiğimizde ise arkamızda ne orman önümüzde de ne su kalmış olur!

Tüm birikimlerimiz, milli değerlerimiz, tarihimiz,  gelenek ve göreneklerimiz,  medeniyetin bize sunmuş olduğu kültürel zenginliklerimiz yok olup gider! Sapanca’nın kaynaklarının tarumar edilmesine seyirci kalmamalıyız. Sapanca’yı hep birlikte korumalı ve kollamalıyız! Sağlıcakla kalın!