Sessiz sedasız teknik patron değişikliği
Çoğu zaman başarıların etkisiyle zafer sarhoşu olur, gerçeklerle yüzleşmeyi
istemeyiz. İlçemizin Süper Amatör küme de 4 takımla temsil edilecek olması
doğrusu gururumuzu epeyce bir okşamıştı. İlçenin sportif anlamda ki kıt
kaynakları olağanüstü verimli bir şekilde kullandığını gösteriyordu istatistik
tablosunda bizlere elde edilen bu başarılar. Sezona ilçe takımlarımız olarak
Kırkpınarspor’un haricinde çok kötü başladık diyebiliriz. İlçe olarak aşırı kapasite kullanımını
kaldıramadığımızıda içtenlikle söleyebiliriz. Gerçekler günyüzüne çıkmaya,
problemler tartışılmaya başlandı bile. İlk hoca değişikliği Akademispor da
yaşandı daha ligin ikinci haftasında. Bakalım gelecek günler nelere kadir. Bu
hafta Sapanca Akademispor’u izleme fırsatım oldu.
“Sapanca Akademispor’da Ufuk Yüzücü gerçeği”
Öncelikle yıllardan beri ilçe sporunun içinden biri olarak Akademispor’dan edindiğim izlenim, şahıslar üzerine kurulmuş bir takım ve kulüp olduğu yönünde. O yüzden altyapı branşının dışında yürütülen faaliyetlerde çokta gündemde kalmasını gerektirecek bir durumun artık olmadığını düşünüyorum. Sapanca Akademispor, Ufuk Yüzücü hocamızın ortaya çıkardığı ve bugünlere taşıdığı bir takım olarak hafızalarımıza yerleşti. Sezon başına teknik direktör değişikliği ile giren Akademispor İzmit’li antrenör Yüksel Ateşi takımın başına getirdi. Yüksel hocanın, bulunduğu bölgenin gazete dünyası ile ilişkileri iyi düzeyde olacak ki basın yayın organlarında Akademispor’u Bal Ligi için seçtim, hedefimiz şampiyonluk, tek hedef Bal ligi gibi başlıklar Kocaeli gazetelerinin spor sayfalarını süslemişti. Kocaeli gazetelerinin Sapanca da dağıtım ağı olmadığı için Akademispor yöneticilerinin sosyal medyada ki paylaşımlarından görüyorduk bu iddialı haberleri. Soyunma odalarının atmosferini pek yaşamamış olacak ki hocamız, yaptığı açıklamalarla dereyi görmeden paçaları sıvamıştı açıkçası. Sonradan öğrendik ki hocamızın mesleği antrenörlük değilmiş. Hoca İzmit bölgesinden olunca haliyle oyuncu transferleride o bölgeden olmuş.
Sezonun açılmasına bir hafta kala Bal ligi takımlarından Kocaelispor’la oynanan hazırlık maçını izleme fırsatım oldu. Maç 8 – 0 bitti. Maçın bitiminde antrenörün mevcut şartlar altında bu görevi uzun ömürlü sürdüremeyeceğini düşünmüştüm. Çünkü sahada futbola dair en ufak bir emare yoktu.
Söğütlü deplasmanında alınan 5 – 0 mağlubiyetin ardından Yüksel hoca ile yollar sessiz sedasız ayrılmış. İddialı sölemler gazete küpürlerinde kalmış. Yüksel hocadan boşalan koltuğa tekrar Ufuk hoca oturdu. Aslında Ufuk Hoca geçen yıl yaşanılanlardan sonra, bu kulüp için normal statüde bir teknik direktör olsaydı Akademispor ile bağını tamamen çoktan koparırdı. Kulübün kurucu üyesi olduğu için takımla bağlarını koparmadı. Terketmeme hamlesinin başarılı olduğu şimdi karşımıza çıktı. Eee atalarımız boşuna dememiş öfkeyle kalkan zararla oturur diye. Arifiyespor maçına takım Ufuk hoca ile çıktı. Sapancasporla yolları ayrılan Nuri Hoca da Akademispor da göreve başlamış. Hayırlı olsun.
“Arifiyespor Maçı”
A grubunu ihtiva eden takımların kapasiteleri genel manada birbirine eşit. Bu yüzden fikstür başlıklı yazımda ilçemizi bu grupta temsil eden takımlarımız ilk 3 için şanslı olabilirler diye sölemiştim. Maçları izledikten sonra yanılmadığımı anladım.
Arifiyespor ağır defansa sahip, top yapmaya gayret eden, haddini bilerek oynamaya çalışan bir takım. Bu takıma karşın Akademispor pozisyon üretemedi maç boyunca. Arifiyespor maçın başından sonuna kadar hakimiyeti elinde tuttu. Attıkları 3 golün haricinde 5 – 6 tanede net gol pozisyonuna girdiler.
Arifiyespor’un 7 numaralı sağ açığını ve 17 numaralı sol açığını çok beğendim. Skorer ve oyuna direkt etki edebilecek yetenekte oyuncular. Akademispor’un iyi bir kaleciye, en az 2 tane oyunu şekillendirilebilecek oyuncuya ihtiyacı var. Orta saha kavramı takıma yerleşmemiş. Top tutma, topu yönlendirme, önde basma, dar alanda kısa üçgenler, bloklar arasında dengeyi sağlama gibi işlevleri yapabilecek, ileride çoğalmayı sağlayacak mantalite oturmamış.
Ufuk hoca anlaşılan o ki bu hafta takımı gördü ve baştan aşağı dizayn etmek zorunda kalacak. Birkaç transfer kesinkes yapmalı. Birçok oyuncu oynadığı mevki dolayısıyla saha içerisinde bocalıyor. Oyuncuların kondisyonu, kilo problemleri, hamle yetersizlikleri, kısa mesafede pozisyon önceliği kazanma gibi eksiklikleri ilk etapta oldukça göze batıyor. Bu grupta ki çoğu takım Play Off ta oynayabilir, kümede düşebilir, o denli birbirine eşdeğer bir grup. Ufuk hoca hızlı ve nokta hamleler yapabilirse şuan ki takım yapısıyla zor gözüken Play Off şansını tekrardan yakalayacak havayı kazandırabilir. Kondisyon ve oyuncular arasında ki birlikte oynama güdüsü problemini kısa sürede çözeceğini düşünüyorum. Nuri hocanında olumlu yönde çok katkıları olacaktır.
Hacımercanspor’u Söğütlü deplasmanında aldığı puandan ötürü tebrik ediyorum. Ufuk hoca ve ekibinin Akademispor’u disipline edip tribünlerden keyifle izlenebilir bir takım haline dönüştüreceğine inanıyorum. Sağlıcakla kalın.
“Sapanca Akademispor’da Ufuk Yüzücü gerçeği”
Öncelikle yıllardan beri ilçe sporunun içinden biri olarak Akademispor’dan edindiğim izlenim, şahıslar üzerine kurulmuş bir takım ve kulüp olduğu yönünde. O yüzden altyapı branşının dışında yürütülen faaliyetlerde çokta gündemde kalmasını gerektirecek bir durumun artık olmadığını düşünüyorum. Sapanca Akademispor, Ufuk Yüzücü hocamızın ortaya çıkardığı ve bugünlere taşıdığı bir takım olarak hafızalarımıza yerleşti. Sezon başına teknik direktör değişikliği ile giren Akademispor İzmit’li antrenör Yüksel Ateşi takımın başına getirdi. Yüksel hocanın, bulunduğu bölgenin gazete dünyası ile ilişkileri iyi düzeyde olacak ki basın yayın organlarında Akademispor’u Bal Ligi için seçtim, hedefimiz şampiyonluk, tek hedef Bal ligi gibi başlıklar Kocaeli gazetelerinin spor sayfalarını süslemişti. Kocaeli gazetelerinin Sapanca da dağıtım ağı olmadığı için Akademispor yöneticilerinin sosyal medyada ki paylaşımlarından görüyorduk bu iddialı haberleri. Soyunma odalarının atmosferini pek yaşamamış olacak ki hocamız, yaptığı açıklamalarla dereyi görmeden paçaları sıvamıştı açıkçası. Sonradan öğrendik ki hocamızın mesleği antrenörlük değilmiş. Hoca İzmit bölgesinden olunca haliyle oyuncu transferleride o bölgeden olmuş.
Sezonun açılmasına bir hafta kala Bal ligi takımlarından Kocaelispor’la oynanan hazırlık maçını izleme fırsatım oldu. Maç 8 – 0 bitti. Maçın bitiminde antrenörün mevcut şartlar altında bu görevi uzun ömürlü sürdüremeyeceğini düşünmüştüm. Çünkü sahada futbola dair en ufak bir emare yoktu.
Söğütlü deplasmanında alınan 5 – 0 mağlubiyetin ardından Yüksel hoca ile yollar sessiz sedasız ayrılmış. İddialı sölemler gazete küpürlerinde kalmış. Yüksel hocadan boşalan koltuğa tekrar Ufuk hoca oturdu. Aslında Ufuk Hoca geçen yıl yaşanılanlardan sonra, bu kulüp için normal statüde bir teknik direktör olsaydı Akademispor ile bağını tamamen çoktan koparırdı. Kulübün kurucu üyesi olduğu için takımla bağlarını koparmadı. Terketmeme hamlesinin başarılı olduğu şimdi karşımıza çıktı. Eee atalarımız boşuna dememiş öfkeyle kalkan zararla oturur diye. Arifiyespor maçına takım Ufuk hoca ile çıktı. Sapancasporla yolları ayrılan Nuri Hoca da Akademispor da göreve başlamış. Hayırlı olsun.
“Arifiyespor Maçı”
A grubunu ihtiva eden takımların kapasiteleri genel manada birbirine eşit. Bu yüzden fikstür başlıklı yazımda ilçemizi bu grupta temsil eden takımlarımız ilk 3 için şanslı olabilirler diye sölemiştim. Maçları izledikten sonra yanılmadığımı anladım.
Arifiyespor ağır defansa sahip, top yapmaya gayret eden, haddini bilerek oynamaya çalışan bir takım. Bu takıma karşın Akademispor pozisyon üretemedi maç boyunca. Arifiyespor maçın başından sonuna kadar hakimiyeti elinde tuttu. Attıkları 3 golün haricinde 5 – 6 tanede net gol pozisyonuna girdiler.
Arifiyespor’un 7 numaralı sağ açığını ve 17 numaralı sol açığını çok beğendim. Skorer ve oyuna direkt etki edebilecek yetenekte oyuncular. Akademispor’un iyi bir kaleciye, en az 2 tane oyunu şekillendirilebilecek oyuncuya ihtiyacı var. Orta saha kavramı takıma yerleşmemiş. Top tutma, topu yönlendirme, önde basma, dar alanda kısa üçgenler, bloklar arasında dengeyi sağlama gibi işlevleri yapabilecek, ileride çoğalmayı sağlayacak mantalite oturmamış.
Ufuk hoca anlaşılan o ki bu hafta takımı gördü ve baştan aşağı dizayn etmek zorunda kalacak. Birkaç transfer kesinkes yapmalı. Birçok oyuncu oynadığı mevki dolayısıyla saha içerisinde bocalıyor. Oyuncuların kondisyonu, kilo problemleri, hamle yetersizlikleri, kısa mesafede pozisyon önceliği kazanma gibi eksiklikleri ilk etapta oldukça göze batıyor. Bu grupta ki çoğu takım Play Off ta oynayabilir, kümede düşebilir, o denli birbirine eşdeğer bir grup. Ufuk hoca hızlı ve nokta hamleler yapabilirse şuan ki takım yapısıyla zor gözüken Play Off şansını tekrardan yakalayacak havayı kazandırabilir. Kondisyon ve oyuncular arasında ki birlikte oynama güdüsü problemini kısa sürede çözeceğini düşünüyorum. Nuri hocanında olumlu yönde çok katkıları olacaktır.
Hacımercanspor’u Söğütlü deplasmanında aldığı puandan ötürü tebrik ediyorum. Ufuk hoca ve ekibinin Akademispor’u disipline edip tribünlerden keyifle izlenebilir bir takım haline dönüştüreceğine inanıyorum. Sağlıcakla kalın.
Yorumlar
Yorum Gönder