Acı Bal Tadında “SAPANCA”

3’ncü profesyonel ligden düştüğümüzden bugüne 10 yıl olmuş. Ne de çok özlemişiz biz o segmentte ki rakipleri. 4 – 5 yıldır yoğun bir mücadele veriyoruz ilçe olarak , bir üst lige çıkabilme adına. Baraja takıldık kaldık, bir türlü setin arkasına geçemiyoruz. Sapanca Gençlikspor geçen yıl yaşanan birlik, beraberlik , kucaklaşma ve popülaritenin getirdiği performansla yeni sezona kucak açtı. Sezon başında hatalı teknik ekip ve oyuncu kadrosu seçimi, dışarıdan bakıldığında kolay puan toplanır nasılsa her yıl play off oynuyoruz düşüncesi, kadrosunda barındırdığı ligin en iyi oyuncuları ile masaya oturmak yerine çok daha düşük kalitede ki oyuncuların yüksek meblağlarla transfer olarak takıma katılması, hatalar zincirini birbirine bağlamış, üst üste yaşanılan puan kayıpları ligin sonu için geçmiş yıllardan edindiğimiz tecrübelere dayanarak kötü sinyaller vermeye başlamıştı ki, yönetimin olağanüstü toplanıp başkan ve teknik kadro üzerinde revizyon yapmasına dek. 

Bülent Hoca çok zor bir durumda takımı devraldı. Takım içerisinde tükenmişlik sendromu had safhadaydı. Yıllarca formasını giydiği, kaptanlığını yaptığı, yeşiline beyazına sevdalısı olduğu takımın başına hiçbir menfaat gözetmeden geçmişti. Çok kısa sürede takımı topladı, 6 hafta gol yemeden puan kaybetmeden süreci götürdü. Yüksek maliyetli oyunculardan takımı arındırıp bütçeyi hafifletti. Yaptığı başarılı hamlelerle takımı sezon sonunda Play Off’lara taşımış oldu. Sezon başında kendi kurmadığı, kurulmasına müdahil olmadığı bir takımın başına puan sıralamasında en alt sıralarda iken geçip, üstelik üstüne takımın bütçesini düşürüp oyuncu kalabalığını azaltmak zorunda kalmasıda cabasıydı. Üst üste galip gelerek Play Off’u göğüsledi. Çoğu takım üst düzey oyuncu transferi yaparken, elinde transfer bütçesi olmadığından Play Off’lara nerde ise transfersiz girdi.  Eldeki hamuru yoğurup yoğurup farklı şekiller vererek hazırladı, Bal Ligine giden yolda ki zor mücadelelere takımını.

Play Off müsabakalarının püf noktası kaliteli ayaklardır. Tek maç usulü puan sistemi şans, kısmet, ah- vah gibi terimlerden çokça bahsettirir. Kırkpınarspor maçı öncesinde yönetim Sapanca Gençlikspor’a yakışır bir şekilde takımı ve ilçeyi yeşil beyaza bürüdü. Çarşı içi bayraklarla donatıldı. Tüm takım A dan Z ye en kaliteli malzemelerle kampa sokuldu. Dışarıdan bakıldığında her şey yerli yerindeydi. Bu havanın Play Off’larda da sürmesi herkesin tek beklentisiydi. İlk 30 dakikada her şey istenildiği gibi gidiyordu, ta ki Kırkpınarspor’un golü gelene kadar. Ardından bir gol daha gelince maç 2 – 0’a taşınmıştı. Tribünde bulunan seyircilerin maç arasında ki konuşmalarına şahit olduğumda, herkes maçın döneceğine dair inanç içerisindeydi. Takım hızlıda başladı ikinci yarıya. Direkten dönen toplar, çizgi üzerinden kaçırılan goller, birbir enerjiyi tüketip yerini yorgunluk ve motivasyon düşüklüğüne bırakınca  3 – 4 ve 5’nci goller ardıardına üst üste geldi.  5 – 2’ lik skor beklenmeyen bir sonuçtu ve ister istemez travmaya sebebiyet vermişti. Kaliteli ayaklar olarak düşünülen oyuncular hayal kırıklığı yaşatmışlardı gösterdikleri performansla. Play Off’un genel düsturu maç kaybetmemek üzerinedir. Yenilgi ile başlayan bir takımın sonra ki maçları maalesef pek istenildiği düzeyde olmaz. Erenlerspor maçına, Kırkpınarspor maç kadrosundan farklı bir kadroyla çıkıldı. Erenlerspor karşısında üst üste yenik duruma düştükten sonra beraberliği sağlayıp sonrasında öne geçmemize rağmen galibiyeti koruyamamak ve son dakikalarda yediğimiz golle beraberliğe razı olmak Bal Ligi yolunda 2 maçta kazanılan 1 puan, tüm Sapanca’ya “Acı Bal Tadında” geldi. 3 maç daha var, Sapancaspor tabloda ki puan durumu ne olursa olsun sahaya aynı ciddiyet ve disiplinle çıkar, kutsal formanın hakkını verir. Takımı zor şartlarda devralıp Play Off’lara taşıyan Bülent Pulat ve Bülent Belat’ı harcadıkları emek, gösterdikleri fedakarlık ve ortaya koydukları mücadeleden ötürü Play Off müsabakalarının sonuçları ne olursa olsun can-ı gönülden tebrik ediyorum.

Sapanca Gazetesi ilçemize ve ilçe sporumuza hayırlı olsun. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

"Sadettin Tantan"

“Stad yerinde ağırdır” (Butik Stadyum)

Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nü Sapancalılar kurdu!